GÜNLÜK KONUŞMALAR

1.    SELAMLAŞMA

Bir kimseyle karşılaştığımızda, kendisine sözle ya da işaretle bir ne­zaket hareketinde bulunuruz. Buna "selamlaşma" denir.

Selâmlaşmak, insan olmanın, iyiliğin, dostluğun bir sembolüdür.

- Günaydın Emine Hanım!

- Günaydın Hüseyin Bey!

- Epey zamandan beri görüşemiyoruz; nasılsınız?

- İyiyim, teşekkür ederim.

- Merhaba! Nasılsınız?

- İyiyim, teşekkür ederim.

- İşler nasıl gidiyor?

- Çok iyi.

- İyi çalışmalar.

- Teşekkür ederim, güle güle.

 

2. SORUYA KARŞILIK VERME

Bize sorulan sorunun karşılığını biliyorsak, kısa ve açık olarak cevaplamalıyız. Karşılığını tam bilmiyorsak, özür dileyerek bilmediğimizi söylememiz gerekir. Yanlış ve ilgisiz bir karşılık vermek çok hatalı bir davranıştır. Soru soran, karşılığını alınca teşekkür eder. Yardımcı olan da "bir şey değil" gibi, yaptığı işin önemsizliğini belirten bir karşılık verir.

- Size bir şey sorabilir miyim?

- Buyurun.

- Mutlu Yayın Evini nasıl bulabilirim?

- Elinizde adres var mı?

- Evet, buyurun.

- Karşıki duraktan 56 numaralı belediye otobüsüne bininiz. Cağaloğlu durağında inip yüz metre kadar yürüyünüz. Soldaki beş katlı bina.

- Teşekkür ederim.

- Bir şey değil:

- Size bir şey sorabilir miyim?

- Buyurun.

- Mutlu Yayın Evinin nerede olduğunu biliyor musunuz?

- Özür dilerim, bilmiyorum.

- Müdür beyin odası nerede acaba?

- Merdivenlerden çıkınız, koridorun sonundaki 4 numaralı oda.

- Teşekkür ederim.

- Bir şey değil.